Jupiter Satürn kavuşumu SAHİPKIRAN

2020'nin son günlerine doğru adım adım yaklaşırken geldik 2020'nin en önemli gökyüzü olayına. Büyük olasılıkla bir çoğunuz 21 Aralık tarihinde gerçekleşecek olan büyük buluşmayı(Jüpi,ter-Satürn kavuşumu),yani Sahipkıran'ı diğer bir değiş ile   (sâhib-i kırân) duymuşsunuzdur. Bu yazımda,bu kavuşumun neden bu kadar önemli olduğuna değineceğim. Aslında bu iki gezegen 19 yılda bir zaten kavuşum yapıyorlar. İstatistikler bize geçmişten bugüne tarihe ismini yazdıran büyük liderlerin bu kavuşum da dünyaya geldiğini göstermektedir. Hayır madem 19 yılda bir oluyor neden bu kadar abarttınız dediğinizi duyar gibiyim. Çünkü geçtiğimiz 200 yıl boyunca bu kavuşum toprak grubu burçlarda gerçekleşti, ancak artık  önümüzdeki 200 yıl boyunca hava grubu burçlarda kavuşuyor olacaklar.

Bu büyük kavuşum ile hayatımıza adeta ilahi bir el deymişçesine yeni bir yola doğru sürüklediğiimizi hissedebiliriz. Aslında bu kavuşum için, şanslı bir dönemin başlangıcını ifade ediyor diyebiliriz. Her son bizleri korkutur ancak unutulmamalıdır ki her son aslında yeni bir başlangıcın habercisidir. Bu dönem aslında kısıtlı kaldığımız alanlardan sıyrılarak kendimize yepyeni ufuklar ve fırsatlar yaratabileceğimiz son derece kaliteli bir zaman dilimidir. Bu transitin etkisi altındayken bir çoğumuz mevcut işimizi ve kariyer alanımızı fazlaca sorgulayabiliriz ancak, mutlu olmadığımız o alandan çıkacak gücü kendimizde bulamazsak bu kez de sistemin eli devreye girecek diyebilirim.

Bu transitin etkisi altında iken, belki bazılarınız iş değişikliğine gidebilir, kendi işinin patronu olma kararı alabilir. Bazılarınız ise elindeki birikimi gayrimenkul yatırımı olarak değerlendirmek isteyebilir. Bu dönemin başlamasıyla beraber birçok kurumun, şirketin, oluşumun yönetim kadrosunda yapılanmalar olacaktır. Unutulmaması gereken en önemli unsur ise bu kavuşum ile başlanan her türlü girişim, hayatlarımızı en az 20 yıl boyunca etkisi altına alacak kalıcı işler olacaktır. Sahipkıran dönemlerinde, ileride dünyada söz sahibi olacak bir liderin doğumu gerçekleşir ve daha önceki sahipkıran dönemlerinde dünyaya gelmiş olan lider ise artık sahneye çıkar. Dolayısıyla bu dönem, değişimin artık her anlamda  hayatlarımıza etki edeceği anlara şahit olacağız.
Bu sahipkıran ile Kova çağı resmen başlıyor. Bu dönemde teknoloji hiç olmadığı kadar hayatımızdaki yerini alacak. Kova çağının ayak sesleri 2020 yılında fazlasıyla duyuldu zaten. Türkiye gibi bürokrasinin yaygın olduğu bir ülkede dahi pandemi sebebiyle birçok kurum uzaktan çalışma sistemine geçti, toplantılarını online gerçekleştirdi, eğitim sistemleri dünyanın pek çok yerinde uzaktan ve online yapılmaya başlandı, giyimden tutun market ihtiyaçları dahi büyük oranla internet vasıtasıyla yapıldı. Tüm bunlar Kova çağı değil de nedir? İşte önümüzdeki dönemde birçok kurumun iş yapış şekillerini teknolojiyi ve interneti daha yoğun kullanarak kurumlarına entegre etmeye devam edeceklerine şahitlik edeceğiz. Kısacası dünya gelişiyor ve değişiyor ve bizler de bu değişime ayak uydurmak durumunda kalacağız.